Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu İzmir Buca Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesine Başhekim olarak skandal bir atama yaptı.

Sağlık Bakanı Memişoğlu Başhekim M. Yekta Öncel’in hakkında hem idari hem de adli soruşturma sürüyorken hakkındaki iddialardan arınmamış ve aklanmamışken alel acele sözleşmesi biten başhekimle tekrar sözleşme imzaladı.

Temizeller gazetesinde ve programında hakkında birçok belge bilgi ve görüntüler ile kamu zararına sebebiyet verdiği belgeleri ve görüntüleriyle ortaya koyulan M. Yekta Öncel gazetecilerin gösterdikleri görüntülere ve belgelere cevap verememişti.

İzmir sağlık camiası ve kamuoyu 6 ay boyunca Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi Başhekimi Yekta Öncel’in yaptıklarıyla çalkalandı.

HASTANEDE REZİLLİĞİN DANİSKASI YAŞANDI!

Başhekim M. Yekta Öncel hastanede sağlık hizmetlerinde kullanılmak üzere tahsis edilen aracı ve personeli kendi şahsi aracı ve şahsi şoförü gibi kullanıp aylarca Buca ilçesinden Güzelbahçe ilçesinde bulunan villasına gidip geldiği görüntüler ile belgelenmişti. Ardından 2023 yılının 9. Ayında hastane atölyelerinin ihtiyacı olan 1.750.000 TL ‘lik inşaat malzemelerini daha önceden belirlenmiş firmadan whatsapp mesaj yoluyla teslim alıp ardından 2024 yılının 3. Ayında firmalardan ön teklif istenmesi ayrı bir skandal iddia olarak gündeme gelmişti.

Hastanenin ihtiyacı olan ve whatsapp yoluyla alınan inşaat malzemeleri hastane içerisinde aylarca süren tadilat çalışmalarında kullanılıp hastane içerisinde ayrı birimler yapılıp daha sonra bazı birimlerin başhekim tarafından açılışı yapılmıştı. Oysaki Buca Seyfi Demirsoy hastanesi inşaatının geçici kabulü yapılmış kesin kabulü yapılmamış idi. Hastane içerisinde yapılan tadilatlar ve bölümler nedeni ile geçici kabul ile kesin kabul arasındaki süreç içerisinde müteahhit firmanın garantisini de bozan, resmi onaylar alınmadan projeye aykırı bir şekilde yapılan bu işlemlerin mevzuat ve yönetmeliklere aykırı olduğu belirtildi.

Başhekim Yekta Öncel hastane içerisinde işletilecek 7 adet büfematik makinaları konusunda pazarlık usulü ihale yapıp aynı adreste bulunan 2 ayrı firmanın teklifini alarak tek firmanın yetkilisi ihaleye gelerek adrese teslim yöntemle “ihalede gerekli rekabet koşullarını ihlal ederek” inanılmaz bir kamu zararına sebebiyet vermişti.

Başhekim M. Yekta Öncel hastane içerisine yapılacak sticker ve folyo baskı reklam işlerini doğrudan temin yöntemiyle iddialara göre yaklaşık en fazla 90-100 bin liraya yapılacak işi 276.000 TL ye yaptırarak ve bu faturayı ödeyerek kamu zararına yol açmıştı.

Asli görevi acil servis ve ambulansta hizmet vermek olan hastanede görevli acil tıp teknisyeni bayanı sahada çalışması gerekirken kendine  yakın çalıştırması  bayan personelinde hastane içerisinde bir müdür havasında çalışması ve başhekim tarafından hastane içerisinde yapılan hastane yönetim kurulu denebilecek  toplantılara bu bayanı çağırması ve bu bayanında toplantılara katılması hatta bu acil tıp teknisyeni bayanın Buca Seyfi Demirsoy eğitim ve araştırma hastanesinde hastanenin vizyonunu anlatacak tanıtım videolarında hastaneyi anlatması görevi ve yetkisi olmadığı halde her yıl kutlanan engelliler haftasında hastane kliniklerinde onca uzman doktor ve bu konuda yetkin idari müdür varken başhekime yakın çalışan acil tıp teknisyeni bir bayanın sosyal medyada sağlık bakanlığına bağlı bir hastanede tanıtım yapması skandal olarak kayıtlara geçmişti.

Başhekim Yekta ÖNCEL’in görevi süresi boyunca ardı arkası kesilmeyen skandal iddialar ile karşı karşıya kalmıştı ÖNCEL Yeşilçam artistleri gibi hastane içinde her kameraya poz verip en küçük etkinlikleri bile kaçırmaz olmuştu İzmir ilinde devlet hastaneleri sosyal medya kullanıcıları arasında açık ara önde olan başhekim Yekta ÖNCEL görev yaptığı hastaneyi panayır alanına çevirerek tıbbi anlamda yapılan iş ve işlemlerden çok etkinliklerle tanınır olmuştu.

CUMHURBAŞKANI NE YAPSIN!

Bakanlığın müfettişi aylarca soruşturma yaptı. Bize gelen duyumlar haberlerimizde yer alandan çok daha fazla olumsuzluğun olduğu yönünde idi. Soruşturma daha sonuçlanmadı.   

Kaymakamlık soruşturma izni verdi. Başhekim, Kaymakamlığın soruşturma izninin iptali için dava açtı, mahkeme davayı ret etti yani hâkim’’ savcılık başhekimle ilgili iddiaları soruştursun’’ dedi.  Savcılık delil toplamak için soruşturmaya başladı ve kamu kurumlarına talimatlar yazdı. 

Bunca çıkan habere, sağlık camiasındaki infiale, vatandaşın devlete olan güveninin sarsılmasına, müfettiş incelemesine ve savcılık soruşturmasına rağmen Başhekim yeniden atandı.

ŞİMDİ TEMİZELLER OLARAK SORUYORUZ...

Arkadaş bu adam yargılama sonucunda ceza alırsa veya bu yeni dönemde de kamu zararları yaratırsa bunun hesabını kim verecek. Bu kadar ismi yıpranmış bir başhekime personeli nasıl güvenecek, hastalar nasıl güvenecek merak ediyoruz.

Binlerce Doktorun olduğu İzmir’de başhekimlik yapacak hiç kimseyi bulamadınız mı?   

Devlete, Cumhurbaşkanına, AK Partiye güveni neden zedeliyorsunuz. Bindiğiniz dalı neden kesiyorsunuz?

Kimler Üç Maymunu oynuyor; Cumhurbaşkanının kendini ortaya koyarak kaşıkla topladığı oyları kimler kepçeyle dağıtıyor?

Bakan ne yapıyor?

Vali ne yapıyor?

İl sağlık Müdürü ne yapıyor?

AK Parti İl Başkanlığı ve Milletvekilleri, ne yapıyor?

Hiç biri görmüyor mu? Duymuyor mu? Bilmiyor mu ?

Sağır dilsiz mi oldular? Devletin malını korumaktan ve millete hizmet etmekten daha önemli işleri mi var?

ŞİMDİ DE TARİHE NOT DÜŞMEK İÇİN SORUYORUZ?

AK Parti İl Başkanı Sayın Bilal Saygılı bu başhekimin durumunu biliyor muydunuz?

Bile bile atanmasına göz mü yumdunuz?  

Sizin cümleniz olan “kim olursa olsun Beytü'l-mal’’a ihanet edeni affetmem” sözünü rafa mı kaldırdınız?

Milletvekillerinden bu başhekime referans olan var mı?  

İl Sağlık Müdürü Burak Öztop bu kadar olay gözünün önünde cereyan ettiği halde sen neden onay verdin? Diyelim ki sen onay vermedin o halde Genel Müdürü, Bakan Yardımcılarını ve Bakanı uyarmadın mı?  

Bu başhekimin referansı kim?

Eğer bu işe ak partili siyasiler karışmış ise onlara iki çift lafım olacak!

 “Türkiye’de 25 yıldır iktidar olan bir partinin mensupları olarak size soruyorum şimdi ….. “Sahi neden hala İzmir’de iktidar yüzü görmediniz?”

BU BAŞHEKİMİ KİM KORUYOR? 

Her yerde bu başhekimin, Sayın Bakanın eşinin arkadaşı olduğu bu nedenle atamasının yapıldığı dedikodusu yapılıyor. Ben sayın bakanın böyle bir atama yaparak kendi itibarını ortaya koyacağına inanmıyorum.

Sayın bakana soruyorum eşinizin de doktor olması nedeniyle bu atamaları eşiniz mi yapıyor, Sağlık Bakanlığının atamalarına eşiniz mi yön veriyor?

BU DEDİKODULAR DOĞRU MU? 

Bir Türk vatandaşı ve gazeteci olarak, Cumhurbaşkanını çok seven bir insan olarak bu atamayı yapan, destek ve referans olan hatta göz yuman İl Yöneticileri, Milletvekilleri, İl sağlık Müdürü, Bakanlık bürokratları ve Sayın bakan bu atamayla Cumhurbaşkanı’nın ilkelerine, AK Partiyi iktidara taşıyan ve isminde yer alan ‘’Adalet’’ inancına ihanet etmişlerdir.

Sözleşmesi bittiği halde hakkında idari ve savcılık soruşturması devam eden bir başhekimin sözleşmesi bitmiş iken alel acele atamasını yaparak Devlete olan güvenin sarsılmasına, Cumhurbaşkanının saygınlığına, Ak Partinin yıpratılmasına neden oldukları içinde adı geçenlerin hepsini önce Allah’a sonra kamu vicdanına havale ediyoruz.

Sayın Bakan başta olmak üzere bu atamada hissesi olan herkese hatırlatmak istediğim bir atasözü var: "Eğer birisi oturduğu koltuktan kalkmakta sıkıntı yaşıyorsa kesin altına pislemiştir"

“Sağlıkta Temizeller”

WHATSAAP VE MAİL İHBAR HATTI

0 533 263 43 78

temizelleranaliz@gmail.com