''Yeni nesiller sizin eseriniz olacaktır.''
Nasıl ki genler ve kromozomlar bir insanın atalarından getirdiği her türlü özelliği taşır ve kendisinden sonraki nesillere aktarırsa, sizler de milletimizin sahip olduğu millî, manevi ve kültürel değerleri bir sonraki nesillere aktaracak olan özel görevlilersiniz.
Öğretmenlik, insanlık tarihi ile başlayan hiç kuşkusuz var olduğu sürece devam edecek olan bir meslek kuşkusuz. Öğretmen bireyi hayata hazırlayan, kendi ayakları üzerinde durmayı öğretendir. İnsanlık öğretmenin okyanus kadar geniş, her şeyinden vazgeçebilecek kadar fedakâr yüreğinde yoğrularak kendini bulmuştur. Öğretmen, her insanın hayatı boyunca var olan, vazgeçilemez bir kılavuz, iyi bir lider, başarılı bir yol göstericidir. Öğretmen bir insanın hayatını kurtarmanın önemini çok iyi bilen, kaybedilen her birey için dünyası kararandır.
Öğretmen bu yüce milletin evlatlarına çok iyi birer rehber olandır. Vatan sevgisiyle dopdolu nesiller yetiştiren, öğrencilerinin ufukları genişletecek, iyiliği, sevgiyi, dostluğu yayandır. Başkaları için yaşama adanmışlığını hissedendir her zerrenizde. “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” ifadesinin kutsallığına mazhar olandır.
Öğretmen kendi noksanlarını süratle tamamlayarak, hızla değişen dünya konjonktürünü, teknolojiyi, bilimsel gelişmeleri an be an öğrencilerine aktarandır. Onlara hedef gösteren, ufuk aşılayandır. İyi bir öğretmen yarını bir gün öncesinde yaşayandır. Öğretmenin hayalleri olmazsa genç dimağlar hayal güçlerinin sınırlarını zorlayamaz. “Öğretmenler yeni nesil yalnız ve ancak sizlerin eseri olacaktır” vurgusuyla Mustafa Kemal Atatürk öğretmenin ve öğretmenliğin önemini ne güzel ifade etmiştir.
Eskiden öğretmenlerimizden korkardık, korkmasak da çekinirdik yani ona saygı duymaya mecburduk. Gördüğümüzde heyecanlanır, ne yapacağımızı bilemez, sokaktaysak kaçacak yer arardık. Onu gördüğümüz yerde bir asker gibi esas duruşa geçer bize bir görev versin diye heyecanla beklerdik, eğer bir görev verilirse o görevi emir telakki eder emir büyük yerden diye kimseyi takmazdık. Siyah önlük, beyaz yaka ve her gün sabah yapılan el ve tırnak temizliği yoklamaları. Ellerin altında temiz katlanmış mendil. Bir Öğretmen her gün sabah ilk derste bütün öğrencilerinin ellerini, tırnaklarını, saçını sakalını kontrol etmekten usanmaz mı? Elbette usanmaz. İdealleri bu vatana ve millete faydalı insanlar yetiştirecekse elbette usanmaz değil mi. Haksız mıyım?
Bizler öğrenciler olarak her gün tırnak kontrolünden tutunda mendilimizden önlük ve beyaz yakamızdan sorumluyduk ve eskide olsa temiz giyinmek zorundaydık
Çünkü onlar yani bir nesi li yetiştiren öğretmenler her gün sabah öğrencilerin karşısına çıkmak için kim bilir ne kadar bir hazırlanma süreci geçiriyordur.
Erkek öğretmenler her sabah traşlı takım elbise saçları kılık kıyafetine uygun pırıl pırıl Kadın öğretmenler ise kendine yakışanı giymiş saçları düzgün makyajları muhteşem yapılmış yanımızdan geçtiğinde mis gibi kokar onlara hayran kalırdık.
Onlar bizim çocuklukta idolümüz ve rol modelimiz olmuşlardı.
TEŞEKKÜRLER ÖĞRETMENİM
Öğretmenler olarak insanı insan yapan değerleri nesillerimize kazandırmak amacıyla, siz olmaktan vazgeçip başkası olabilmeye talip olduğunuz için,
Dupduru dimağlara muhteşem dokunuşlarla mükemmel birer yaşam aşılamaya çalıştığınız için,
Birer fedakârlık abidesi olup, kendinizden vazgeçerek başka hayatlara can suyu olduğunuz için,
Dünya üzerinde gerçekleştirilen başarı adına ne varsa hepsinde sihirli dokunuşlarınızla başlangıçları gerçekleştirdiğiniz için,
İnsanlığa güzelliği, doğruluğu, hakkaniyeti, adaleti, dostluğu, kardeşliği, umudu, heyecanı, vatan sevgisini, bayrak tutkusunu, yarını, biz olabilmeyi öğretebilmek için terk ettikleriniz, vazgeçtikleriniz için,
Kısaca ben bütün teşekkürlerimi şükranlarımı minnet duygularımı başkaları hayat bulsun diye kendi hayatınızdan vazgeçerken göstermiş olduğunuz insanüstü fedakârlıklar için sunuyorum.
Sözlerime son verirken, Mustafa Kemal Atatürk, başöğretmen ve geleceği okuyan eşsiz lider olarak “Bir millet eğitim ordusuna sahip olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak eğitim ordusuyla mümkündür.” diyerek öğretmenliğin önemini ne güzel ifade etmiştir.
Fedakârlık ve sabır abidesi öğretmenlerimizin önünde saygıyla eğiliyor bu vesileyle 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla öncelikle, devrim ve fikirleriyle hem yaşadığı dönemi hem de geleceğimizi aydınlatmaya devam eden Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk`ü sevgi, saygı ve minnetle bir kez daha anıyor; bu kutsal mesleği icra eden, bizi bilgiyle buluşturan tüm öğretmenlerimizin bu gününü içten dileklerimle kutlayarak, hepsine sevgi ve selamlarımı iletiyorum.
Sizi kalbinizin sahibine emanet ediyorum…