Emin Küçük
Köşe Yazarı
Emin Küçük
 

YETER ARTIK…

Ülkemizde meydana gelen ve asrın felaketi olarak nitelendirilen depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, yaralananlara acil şifalar dileyerek yazıma başlamak istiyorum. Gerçekleştiği andan itibaren ülke gündemimizi bir anda doğal olarak değiştiren ve halkımızın topyekûn deprem yaralarını sarmak üzere harekete geçtiği bu günlerde bende artık depremden önceki gündemimize dönmek istiyorum.  Bu büyük ülke bu yıkıcı facianın üstünden muhakkak gelecektir. AK Parti kurucularından, eski Meclis Başkanı Bülent Arınc’ın sözleri halkımızın deprem faciasına odaklandığı bu günlerde yine de epey ses getirdi. Sayın Bülent Arınç depremden önce hemen hemen 14 Mayıs’ta olacağı kesin gibi gözüken seçimlerin ileri bir tarihe ertelenmesi gerektiğini ifade etti. Gerçi AK Parti yöneticileri bu açıklamayı desteklemese de, Sayın Cumhurbaşkanının deprem yaralarının sarılması için 1 yıl süre istemesi seçim tarihi konusunda kafalarda soru işareti yarattı. Araya giren deprem felaketi Millet İttifakı Cephesinde de doğal olarak bir duraklamaya yol açtı. 13 Şubat tarihinde belirlenmesi beklenen İttifakın Cumhurbaşkanı adayı tabii toplantının yapılmaması nedeni ile açıklanamadı. Şimdi beklenti 2 Martta yapılacak toplantıda bu adayın belirlenmesi yönünde.  Hatırlanacağı gibi depremden önce bazı İYİ Parti yöneticileri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu' nun adaylığı konusunda aykırı açıklamalar yapmışlar ve epey tepki almışlardı. Hatta bu açıklamalara kızan ANAP lı eski Bakan Yaşar Okuyan da elinde Meral Akşener hakkında belgeler olduğunu ve bunları CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu' na ilettiğini bir tv programında açıklayınca ortalık karıştı. Konu kamuoyunda tartışılamadan ne yazık ki deprem felaketi oldu. Kanımca bu felaket olmasaydı gerek İYİ Parti yöneticilerinin açıklamaları gerekse Yaşar Okuyan’ın karşı açıklamaları ortalığı çok karıştıracaktı. Burada şunu söylemek gerekir; İYİ Parti yöneticilerinin bazılarını Sayın Kemal Kılıçdaroğlu' nun adaylığı ile ilgili açıklamaları bir yıldan bu yana çok büyük mesai harcanarak ortaya konulan ve Ortak Mutabakat Metni olarak adlandırılan çalışmayı yapan altılı masanın büyük uğraşısına da  bir haksızlıktı bence. Öte yandan taraflı tarafsız herkes kabul ediyor ki altı benzemezi bir araya getirerek bu masayı kuran ve bu günlere getirenlerin başında CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu gelmektedir. Doğal olarak bu kadar emek verdiği, doğal lideri olarak görülen bir ittifakın Cumhurbaşkanı adayı da Sayın Kılıçdaroğlu olmalıdır.  İYİ Partinin sayın yöneticileri içlerine sinmese de bu gerçeği kabul etmelidir. Sunuda unutmayalım; bu gün siyaset sahnesinde güçlü bir İYİ Parti gerçeği varsa bununda mimarlarının başında CHP lideri Kılıçdaroğlu gelmektedir. Anlaşılan bazılarınca bu destekler ve özveriler çabuk unutulmuş. Gelelim bu gün CHP üyeliğinden ayrılan Yaşar Okuyan'ın bence öfkeyle söylenmiş zamansız ve gereksiz sözlerine. Deprem nedeni ile karambole gitti. Neyse ki sonunda aklı selim galip geldi ve her iki parti arasında fazla bir hasara yol açmadan konu kapandı gibi görünüyor. Şimdi kamuoyunun beklentisi 2 Martta yapılması beklenen Millet İttifakı toplantısında adayın belirlenerek topluma açıklanması. Ağır ekonomik sıkıntıların yanında deprem felaketinin büyük şoku altındaki yurdumun insanları artık geleceğe umutla bakmak istiyor. Karpuz gibi ikiye ayrılan güzel ülkem artık geleceğe umutla bakan, en azından kaderde ve kıvançta birlik beraberliğin olacağı güzel günler yaşamak istiyor artık. Seçim olsun halk karar versin. "Yeter artık söz Milletin"
Ekleme Tarihi: 23 Şubat 2023 - Perşembe

YETER ARTIK…

Ülkemizde meydana gelen ve asrın felaketi olarak nitelendirilen depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, yaralananlara acil şifalar dileyerek yazıma başlamak istiyorum.

Gerçekleştiği andan itibaren ülke gündemimizi bir anda doğal olarak değiştiren ve halkımızın topyekûn deprem yaralarını sarmak üzere harekete geçtiği bu günlerde bende artık depremden önceki gündemimize dönmek istiyorum.

 Bu büyük ülke bu yıkıcı facianın üstünden muhakkak gelecektir. AK Parti kurucularından, eski Meclis Başkanı Bülent Arınc’ın sözleri halkımızın deprem faciasına odaklandığı bu günlerde yine de epey ses getirdi. Sayın Bülent Arınç depremden önce hemen hemen 14 Mayıs’ta olacağı kesin gibi gözüken seçimlerin ileri bir tarihe ertelenmesi gerektiğini ifade etti. Gerçi AK Parti yöneticileri bu açıklamayı desteklemese de, Sayın Cumhurbaşkanının deprem yaralarının sarılması için 1 yıl süre istemesi seçim tarihi konusunda kafalarda soru işareti yarattı.

Araya giren deprem felaketi Millet İttifakı Cephesinde de doğal olarak bir duraklamaya yol açtı. 13 Şubat tarihinde belirlenmesi beklenen İttifakın Cumhurbaşkanı adayı tabii toplantının yapılmaması nedeni ile açıklanamadı. Şimdi beklenti 2 Martta yapılacak toplantıda bu adayın belirlenmesi yönünde.

 Hatırlanacağı gibi depremden önce bazı İYİ Parti yöneticileri Sayın Kemal Kılıçdaroğlu' nun adaylığı konusunda aykırı açıklamalar yapmışlar ve epey tepki almışlardı. Hatta bu açıklamalara kızan ANAP lı eski Bakan Yaşar Okuyan da elinde Meral Akşener hakkında belgeler olduğunu ve bunları CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu' na ilettiğini bir tv programında açıklayınca ortalık karıştı. Konu kamuoyunda tartışılamadan ne yazık ki deprem felaketi oldu.

Kanımca bu felaket olmasaydı gerek İYİ Parti yöneticilerinin açıklamaları gerekse Yaşar Okuyan’ın karşı açıklamaları ortalığı çok karıştıracaktı. Burada şunu söylemek gerekir; İYİ Parti yöneticilerinin bazılarını Sayın Kemal Kılıçdaroğlu' nun adaylığı ile ilgili açıklamaları bir yıldan bu yana çok büyük mesai harcanarak ortaya konulan ve Ortak Mutabakat Metni olarak adlandırılan çalışmayı yapan altılı masanın büyük uğraşısına da  bir haksızlıktı bence. Öte yandan taraflı tarafsız herkes kabul ediyor ki altı benzemezi bir araya getirerek bu masayı kuran ve bu günlere getirenlerin başında CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu gelmektedir. Doğal olarak bu kadar emek verdiği, doğal lideri olarak görülen bir ittifakın Cumhurbaşkanı adayı da Sayın Kılıçdaroğlu olmalıdır.

 İYİ Partinin sayın yöneticileri içlerine sinmese de bu gerçeği kabul etmelidir. Sunuda unutmayalım; bu gün siyaset sahnesinde güçlü bir İYİ Parti gerçeği varsa bununda mimarlarının başında CHP lideri Kılıçdaroğlu gelmektedir.

Anlaşılan bazılarınca bu destekler ve özveriler çabuk unutulmuş. Gelelim bu gün CHP üyeliğinden ayrılan Yaşar Okuyan'ın bence öfkeyle söylenmiş zamansız ve gereksiz sözlerine. Deprem nedeni ile karambole gitti. Neyse ki sonunda aklı selim galip geldi ve her iki parti arasında fazla bir hasara yol açmadan konu kapandı gibi görünüyor. Şimdi kamuoyunun beklentisi 2 Martta yapılması beklenen Millet İttifakı toplantısında adayın belirlenerek topluma açıklanması. Ağır ekonomik sıkıntıların yanında deprem felaketinin büyük şoku altındaki yurdumun insanları artık geleceğe umutla bakmak istiyor.

Karpuz gibi ikiye ayrılan güzel ülkem artık geleceğe umutla bakan, en azından kaderde ve kıvançta birlik beraberliğin olacağı güzel günler yaşamak istiyor artık. Seçim olsun halk karar versin.

"Yeter artık söz Milletin"

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve temizellergazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.